17 Haziran 2014 Salı

Neymar'ın Kafası...



Hakemliğini Cüneyt Çakır'ın yaptığı Brezilya-Meksika maçı, izleyebildiğim maçlar arasında kupanın zevki ve enerjisi en yüksek olanıydı. Ancak maç temposuna ve iki takımın da arzularına ters olarak, golsüz eşitlikle sona erdi.

 Maçın 0-0 bitmesinde, olumlu açıdan Cüneyt Çakır'ın payı olduğunu söylemem mümkün. Son dakikalarda kendini yere atan Brezilyalı Mercelo'ya penaltı düdüğünü çalmaması, skoru durdurdu diyebilirim. Zira turnuva başından beri 'haksız' penaltılar çalınıp duruyordu.

Önce, bizimkinin performansına değinmek istiyorum kısaca.

Cüneyt Çakır ve ekibi tamamen bildiğimiz gibiydi aslında. Huylu huyundan, Dünya Kupasında da olsa vazgeçmiyormuş arkadaşlar, bunu görmüş olduk. Cüneytciğimizin dakika dakika maçı durdurması, fenalık geçirmeme sebep oldu her zamanki gibi. Onun dışında, ufak birkaç hatayı da saymazsak, pürüzsüz bir yönetim olduğunu, gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Yer yer taraf tutmacılık oynamış olsa bile, hakkıyla yönetti maçı...

En azından bu sefer, Neymar'ın maça damgasını vurmasını istiyordum, lakin onun yerini kaleci Ochoa aldı. Sanırım onun bu performansı için muazzam demem yerinde olacaktır. Birkaç kurtarışını büyük hayranlıkla izlediğim Ochoa, turnuvada kalabildikleri sürece Meksika takımında dikkatle izleyeceğim nadir isimler arasına girdi şimdiden.

Neymar'a dair aklımda kalan, maçın ilk yarısındaki topa yükselerek kafa vuruşu yapmasıydı. Bence saatlerce konuşulası bir pozisyon bu.

Maçın ilk yarısı Brezilya, ikinci yarısı Meksika, tabiri caiz ise ölene dek mücadele ettiler. Ancak hakkını vermem lazım, Meksika daha çok istedi. Ama olmadı.

Son olarak eklemek istediğim şey, bu benim hayalimdeki ayaklarıyla harikalar yaratan, dans edip şov yapan Brezilya değil. Her maçta biraz daha uzaklaşıyorlar o hayalimdeki takımdan...

Dipnot: Maçın futbol dışında ama bir o kadar da içinde, en dikkat çekici yanlarından biri de başına vuran taraftarlar teknik direktörler ve iki takımdan da futbolculardı. Yahu bir durun, neden başınıza vuruyorsunuz ki yumruklarla?

Dipnot2: Bu akşam Herrera'ya acayip saygı duyduğum takım elbisesi ile saha kenarında görünce. Aykut Kocaman döneminden beri, baya kafama taktığım bir olguydu rakibe, maça ve taraftara saygı olarak gördüğüm takım elbise meselesi. He belki tamamen adamın kendi tarzıdır, bilemem. Ben böyle yorumlar ve de kaçarım!


-Maçtan değil, temsili Cüneyt Çakır'ın maç yönetimindeki rahat tavrının fotoğrafı-

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...