Yarın büyük gün, birçoğumuz için.
Derbi var. “Dünyanın gözü” üzerimizde değil elbet, büyütmeyelim. Homojen bir El Clasico belki, ama sözcük manası tam olarak bu da değil.
“Ezeli rakip ebedi dost” dediğimiz o iki takım var ya hani; biri “şikenin” batağında, diğeri “temizliğin” bahar kokusunda… İşte onların, yasak derbisi var yarın. Bir hafta içi derbisi üstelik. Kulağa ne kadar alışılmadık geliyor, değil mi?
Tartışılması, sorgulanması ve yasaklanması gereken öyle çok şey varken, hepimiz futbolla bozmuşuz kafayı. Yemeyip içmeyip yasaklar koydunuz önce taraftara. “Hafta içi derbi mi olur?” sorusunu sormamıza bile fırsat vermeden kararlar aldınız. Kısacası ne mi bu işin? Sizin yazdığınız defterlerin tarihine uygun şartlarda, yani sizin düzeninizde bir lig. “Birlik” demiyorum bakın, diyemiyorum. Bir lig sadece bu. Başı sonu belli olmayan, gideceği adresin düzenin adamlarında saklı olduğu bir lig üstelik.
Mahallede bir hırsız vardır, bilirsiniz onun neler çaldığını ve çalacağını; garantide değildir hayatınız. Bu yüzden ne yaparsınız? Onu mahalleden bir şekilde uzaklaştırırsınız. Peki, madem sizin gözünüzde ve “kanıtlarınızda” Fenerbahçe şike yapmış, öyleyse neden hala ligde? Tertemiz liginizi ardı arkası kesilmeyecek şikelerle dolduracağından korkmuyor musunuz? A yoksa “ne kadar kalırsa kardır” gözüyle mi bakıyorsunuz bu işe?
İnanmam. Siz ki, “haksız ekonomik kazancın” karşısında duran, ekmeğini hakkıyla yiyen, dimdik ve gururlu adamlarsınız.
Bu, Fenerbahçe’nin “başsız” geçireceği ikinci derbi. Şehit annesine gösteremediğiniz “haksızlığa karşı çıkan” yanınızı, rakip takımlara gösteriyorsunuz her seferinde. Zaten askerimi öldüren de “rakip takım” olmuyor mu?
Bu adam tam yedi aydır taraftar yüzü görmedi. Tribünlerde tek bir boş koltuğun olmadığını bilmiyor. Ocağında yemeğini, beşikte bebeği bırakıp stada koşan kadınları tanımadı. Gözyaşıyla bölünen konuşmaları, gece yarısı kaçan uykuları bilmedi. Bu taraftarın coşkusunu, inancını ve günden güne büyüyen sevgisini tam yedi aydır görmedi!
Herkesin yalnızca tezahürat sandığı sözleri hayata uyguladı Fenerbahçe taraftarı. Korkmadı kimseden. Yılmadı, yitirmedi inancını.
Olaya bu açıdan baktığımızda yarın Galatasaray için önemli bir gün, evet. Geçtiğimiz yıllarda sadece Fenerbahçeli futbolcular ile oynuyordu maçlarını. Şimdi işi çok daha zor. Artık Fenerbahçe ile oynayacak. Ve bu adam, artık Fenerbahçeli değil, milyonların Fenerbahçe olduğunu da bilmiyor.
Ve sizin, tüm bu yaşananlardan sonra Fenerbahçe’nin gözünden akan her damla yaş için verecek hesabınız var!
Ama o zaman yalnız kalacaksınız muhtemelen. Yandaşlarınız olmayacak yanınızda. Bitti sandığınızda asıl görev başlayacak. Arma’ya leke sürmek isteyen her canlının, canını almak için savaşacak Fenerbahçe; öğreneceksiniz!
Yarın büyük gün, birçoğumuz için. Benim için sadece bileğimdeki Galatasaray-Fenerbahçe derbisinden kalma izin derinleşeceği bir gün. Susacağım, hesap gününün geleceğine olan inancımı tetikleyeceğim bir gün, o kadar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder