Bir Tevfik Fikret vardı geçmişimizde, sözlerini hiç çekinmeden söyleyen. Bir de Fenerbahçe var günümüzde, yaşadıklarının altında ezilmeden isyan eden.
“Büyüklüğün biraz ağır da olsa hazmı yok zarar
Gurur-ı ihtiıamı var, sürur-ı intikaamı var.”
Gurur-ı ihtiıamı var, sürur-ı intikaamı var.”
Diyordu ya bir şiirinde şair, işte şimdi tam da bunu yaşıyoruz.
Spor terörü var ülkede. Futboldan, sporun tamamına yayılan bir terör…
Açların, evsiz barksızların, kulaktan dolma ve çuvaldan çıkma bilgi, iftira ve lekelemelerle birbirlerini doyurdukları bir terör bu üstelik.
Aylardır babasından, temiz havasından ve taraftarından ayrı kaldı insanlar.
Anlamadılar, anlamayacaklar.
Anlatmaya “bizim” gücümüz yeter de, anlatacak “insan” olmadıktan sonra, neye yarar?
Şimdi ise bir takım maddeler, yasalar, kurallar ve ihlallerle kafaları karıştırmaya çalışıyorlar.
Sanıyorlar ki desteğimizi durduracaklar.
Biz susacağız sanıyorlar, hasretle bekleyeceğiz kanunsuz kanunlarınız çıksın diye.
Yazmak başlı başına zorken, gülmece yazma hepsinden çok daha zordur. Madde madde gülmeceleri, iddianame diye ortaya koyan yazarımızı tanımış olduk. Dönemin en büyük artısı budur bizlere.
Daha da bitmedi üstelik devam ediyorlar yazıp çizmeye. Çizip karalamaya. Karalayıp aklamaya.
Bayılıyorlar oynamaya, oynadıklarını size yedirmeye.
“Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!”
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!”
Nasılsa sıranız gelecek.
Önce Bursaspor’u desteklediler.
Trabzonspor’u ardından.
Galatasaray’ı şimdilerde ise.
Yalanlarla besleyip, yalanlarla desteklediler. Sırası geldi, rengini bilmeyenlere haddini bildirdik.
Yiyin efendiler, nasılsa sizlerin de sırası gelecek!
Boşuna demiyoruz.
Biz tek, siz hepiniz.